Yaşadığımız yüzyılda ortaya çıkan yeni enfeksiyonlar hep oldu. SARS-CoV salgını 2003’te ortaya çıktı. Yeni grip türleri; 2005’te kuş gribi, 2009’da domuz gribi, Halk Sağlığı için yeni küresel tehditler oluşturdu. 2000 ile 2010 yılları arasında en yenileri; Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi, Hantavirüsler, Batı Nil Ateşi olmuştur.
Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi, 21. yüzyılın ilk salgını olan Influenza A H1N1’i yaşarken 2010 yılında kuruldu. Yeni kurulan Tıp Fakültesi coşkuyla, varlığını göstermek üzere üç ana zorlu araştırma alanı belirledi. Ortaya çıkan enfeksiyonlar, bu üç büyük zorlu alandan biriydi. Bu karar ile 2015 yılında tamamlanan hastane binasının yapımına Biyogüvenlik Seviye 3 (BSL-3) laboratuvarı da dahil edildi.
Ortaya çıkan virüslerin yanı sıra, küresel bir halk sağlığı sorunu haline gelen antimikrobiyal direnç gittikçe arttı. Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi, enfeksiyon hastalıkları ve klinik mikrobiyoloji birimi bu alanı araştırma gündemine aldı.
21. yüzyılın ikinci salgını 2019’un sonunda başladı ve beklenmedik bir morbidite ve mortalite ile yayıldı. İnsanoğlu teşhis, tedavi ve korunma konusunda hazırlıklı değildi. Bu durum, bulaşıcı hastalıklarla mücadeleye katkı sağlama çabalarımızı hızlandırmamız için en güçlü sebebimiz oldu. Çekirdek ekibimizin araştırma kapasitesini arttırmak için çalışmalarını sürdürürken, Türkiye İş Bankası ekibimize 25 Milyon TL hibe ve paha biçilmez motivasyon desteği sundu. Bu yüksek motivasyon ile araştırma, eğitim ve bilgiyi yayma kapasitemize hız kazandırdık.
Enfeksiyon hastalıkları, klinik tıp ve mikrobiyoloji arasında bulunan heyecan verici bir alandır. Bu alanda bizler, halk sağlığı üzerinde etkisi olan bir konuya odaklanır, klinik sonuçları gözlemler ve moleküler ayrıntıları araştırırız. Enfeksiyon hastalıkları ayrıca epidemiyoloji, halk sağlığı, klinik çalışmalar, mikrobiyoloji ve immünolojinin merkezinde yer almaktadır. Klinik çalışmaların yanı sıra, enfeksiyon kontrolü sorumluluklarımızdan biridir ve karşılaştığımız güncel pandemi bu alanda bizleri yenilikçi çözümler üretmeye zorlamaktadır.
Klinik Mikrobiyoloji ekibi olarak laboratuvar, klinik ve toplum arasındaki noktaları birleştirerek enfeksiyon hastalıklarının güncel sorunlarına çözüm getirecek projelere öncülük ediyoruz. Deneysel stratejileri biyoinformatik analizle ve klinik verileri işlerken, çeşitli sağlık merkezlerinden klinisyenler, Temel Bilim ve Halk Sağlığı Araştırmacılarını bir ağda birleştiriyoruz. Bakteriyel, viral ve mantar enfeksiyonlarının moleküler epidemiyolojisi, patogenezi ve ilaç direnç mekanizmalarına odaklanıyoruz. yeni enfeksiyonların sürveyansını ve direncin evrimsel kökenini anlamak için metagenomik, transkriptomik ve hesaplama yöntemlerini inceliyoruz. Terapiye yönelik yeni hedefler bulmak için, virülans ve patojenlerin immün yanıt mekanizmaları ile birleşmesinin yapısal profillerini inceliyoruz. Ayrıca biyofilm oluşum mekanizmaları ve biyofilm inhibisyon stratejileri ile de ilgileniyoruz.